''ENERJİ KİRLİLİĞİ''

Merhaba; yine ben yine ben.

İlkyazımdan sonra şimdi de sizlerle enerji kirliğimiz olan dedikoduyu paylaşmaya çalışacağım.

Erkek kadın her birey pırıl pırıl yaratıcı gücü, enerjisi, sevgisi ile dünyaya gelir. Kaçımız enerjimizi gücümüzü kirletmeden koruyabildik… Bu enerji kirliliği de NE? Akla çevre kirliği, beden kirliği, gıda kirliği vb kirlilikler geliyor. Bu tür kirlilikle çok uğraştığımız için hiçbirimizin aklına ruh, kalp ve enerji kirliliği gelmiyor. Zamanımız yok. Düşünemiyoruz. Öyle hızlı dönüyor zaman çarkımız şuan kendimiz bile nerde olduğumuzu ve nerede olacağımızı hesaplamadan bitiriyoruz. 24 Saatlik zamanımız nasıl ilerlemiş ve bitirmişiz anlamıyoruz.

Hele hele öğrenci iseniz yâda okula giden çocuklarınız varsa; hep hayatınız bu olur, varsa yoksa onların özel dersleri, sınavları, notları olur. SEVGİYE YER YOK, PAYLAŞIMLARA YER YOK.

Bu konuda bir parça haklı olabiliriz. Çocuklarımız yarış içinde, zaman böyle, belki fazla yapacak bir şeyimiz yok. Ruhumuzu tanımak, enerjimizi kirleten kirleri tanımak gerekiyor. Bilmek gerekiyor nasıl temizleyeceğimizi, temizlemek için bir yerlerden başlamak gerektiğini. Aslında beklide defalarca temizlemek için uğraştık. Yanlış temizleme malzemeleri kullandık.

Aslında sen; kendini çevrendeki seni seven gruptan ve çoğunluktan daha fazla kendini, dünyanı, evrenini, doğanı, yaratılışını, kişiliğini her şeyini herkesten çok sevebilirsin.

Kendinizi sevmekle başlar, kendinize değer vermek. Başkalarının sizi sevmesini beklemeden, mutlu olmak için kendinize değer verip kişiliğinizi geliştirmenin, ahlakınızı güzelleştirmenin yollarını araştırıp; dedikodudan soyutlamak ve soyutlanmakla göstereceksin gönül sevgini.

Belki de sen çevrendeki herkesten daha çok zeki, daha çok akıllısındır. Senin kimseden gelecek takdire ve övgülere ihtiyacın yok. İşini yapıyor olman yetecektir. Belki de sen herkesten daha dürüst, daha doğal, daha netsindir. Kimsenin seni sen haklısın demesini beklemeyin-kaybeden siz olursunuz – haklı olmak bir vicdan meselesidir. Vicdanız rahatsa çok dürüst çok doğal ve çok netsindir.

Pozitif enerji ile dolu dolusundur. Çevrenizdekiler size enerjinizi fark ettirmeyi bırak size bu enerjiyi kullanmanızı izin vermeyecekler ayrıca senin bu tür özelliklere sahip olduğunu fark ettirmeyecekler yoluna Ne engel koyarlar bu engellerin en büyüğü ve en önemlisi DEDİKODU dur.

Çevrenizdeki insanların size yükledikleri enerjiyi hissedebilmeniz gerek. Hissettiğiniz enerji çeşitleri olumlu ve olumsuz türündendir. Mesela bir insan vardır. Ümitlerinizi kırar, bir insan vardır ümitlerinizi yeşertir, bir insan vardır sorunlarına çare olur, bir insan vardır sorunlarına dedikodular yükleyerek seni çıkmaza sokar. Dedikoduları üreten insanlar ne kadar mutlu ve huzurlu oldukları sır ise sizinle de dengeli ilişki kurması da bir o kadar sır olur.

Siz biliyorsunuz aslında dedikodu yapan insanların hedeflerini, düşüncelerini ama siz inatla onlarla iletişim koparmamakla inatlaşıyorsunuz amaç kırgınlık büyümeden, sorunlar boyunuzu aşmadan, ortamı idare etmek, Altan almak yapılan çirkinlikleri güzelliklerle örtme derdindesiniz Herkese haklı olduğunu ispatlama derdindesiniz-Benim sorumum da hep buydu sanırım-

Maalesef herkesin doğrusu kendine. Siz doğrularınız için mücadele eder ve inatlaşırken insanlar çoktan insanlıklarını kaybetmiş, hakkındaki çıkarılan dedikoduların tadını ballandıra baldıra tatmışlardır. Hep dostluklarımda ikili ilişkilerimde beklentilerim karşılıklı olsun istemedim. Verdiğimin selamın arkasından hiç gitmedim. Şuursuzca sevdim iletişim kurduğum tüm insanları gönül dostluğuna inandım.

Siz muhteşem konuşmalar ve sohbetler yapmışsınızdır. Güzel dostluklar kurmuşunuzdur. Ama insanlar sizinle aynı ortamı paylaşırken aynı duyguları paylaşmıyorlar samimiyetinizi lastik gibi çekip başka yerlere götürmüş, hayaller kurmuş, sevgili olmuş ve bir numaralı düşmanız.

Sizi aşırı kıskanan, attığınız adımları takip eden, dedikodular üreten bu insanlardan siz habersizsinizdir. Dedikodunun başı ve sonu da odur aslında. Kimileri karda yürür izini belli etmez şeklinde sizinle dost, size tavsiyesi de budur. Odada ortamda işyerinde en iyi Ayşe, en iyi Fatma, Hasan, Hüseyin olma hedefinde sizi harcayabilmek için de sizi dedikodu malzemesi olarak kullanacaktır. Ama sizin gücünüz zamanı yok ki, onlar sizin değerli zamanını çalarak bin bir çeşit dedikodularıyla doldurmuş, sen köşede kıyıda bir yerdesin. Ses çıkarsan da bağırsan da yırtılsan da dedikodular kazanmıştır.

Gerçekleri kimse görmek, duymak istemez sana inanmazlar senin adını karalamış seni dokuz köyden bile kovmuşlar sizin haberiniz yok. Köye geri dönmek yâda terk etmek çaremi bilinmez. Ahlakınız, karakteriniz kıstas bunlar ne ki; başkasına ve başka haklara tecavüz etme bunun dışında mı ki, toplumun yüreğinde, zihninde ne olduğunu düşünmek yorumlamak zorunda kalmak ne zordur. Fesatlıkların çıkarların seninle bağlantısını çözemezsin.

Evirmeden Çevirmeden kıvırmadan imalarda kaybolmadan, canını yüreğini yakarak seni düşünmeden ikiyüzlülük çerçevesinde yapmıştır. Rahat rahat yapmışlardır DEDİKODULARINI senin enerjin kirlenmiştir. Anlamışsındır. Tükenmişsindir, bu tür dedikodulardan yıpranmışsındır. Seninle gelen hayallerin seni takip edemez bir köşede bekler hale gelmiştir.

Sen bu dedikodu çarkını durdurup sana atılan çamurları temizleyemem diye korkma sakın. Çarkı durdurmayı başarmış isen bu çamuru temizlemekten de korkmamak gerek. Onlar kendilerince hiç hata yapmayanlar hiç yanlışı olmayanlar ve doğruyum diyenler ve dedikoduyu çıkaranlar engeldir yürüdüğün yolda. Enerjini onlar kirletmiştir. Sende elde edemedikleri çirkin hedefleri kıskançlıkları, fesatlıkları vardır. Enerjini kirletme yolunu başvurmuşlar seni dedikoduya bulaştırmışlar, başkaları ne der sorusuna takılıp kalmanı sağlamışlardır.

Hayallerin gelemez peşinden hayallerin bir yolun köşesinde senden daha korkak ve ürkek şekilde senin seslenmeni bekliyor sen çağırmayı unutmuşsun beceremezsin. Enerjinden seni söküp atmak isteyen canlı cansız fazlalıklardan kurtulmak için neyi hangi günü bekliyorsun? Enerjini emenler, enerjini kirletenler mi hala yürüyeceksin bu yolda. Durup arkana bakmak ve hayallerine seslenmek lazım. Gerekirse kimseyle uzun süre konuşma sus!

Kangren olmuş parmağı, kolu, bacağı her neyse kesip at. Dedikodudan uzak dur, başkaları ne der takıntısından kurtul, inandığın hayallerin senin peşinden değil sen hayallerin peşinden dümdüz git. Hayallerinle birlikte ol.

Herkesi affedebilirsin. Ama seni ve senin enerjini kirleten dedikodunu çıkarlar için bir kere değil, defalarca düşünmek gerektiğini söyleyebilirim sana. Duygularını tanıman, duygularınla oyun oynamaman gerek. Bu duygular senin duygularını hafife alırsan sen kendi kendine zarar verirsin.

Mutlu iken üzgün olmak gibi, seviyorken sevmiyormuş gibi davranmak, çok merak edip aklında çıkmayan biri için umursamaz tavırlarda bulunmak gibi, ağlaman gerekiyorsa zorla kahkaha atmak gibi, birilerin yardımına ihtiyacın varken güçlüymüş gibi davranmam. Kavga etmem gerekse kavga edeceksin ses çıkaracaksın. SORUNLU OLMAK. Çok kötü değil, sorunlu geçimsiz bir insan veya memur olabilirsin. Onlar düşünsün- dedikodunu yapmadan önce - Yeter ki Duygularınla rol oynama. Senin enerjinin kirleten dedikoduculardan uzaklaşmanın tek yolu belki de.

Sen, SEN OL KENDİN GİBİ GERÇEKÇİ OL, AÇIK OL. Benin enerjimi Kirleten dost görüp düşman rolünü oynan kadın erkek her kimse onlarla muhabbetimi koparıp ENERJİ KİRLİLİĞİNDEN ARINIYORUM diyebilmek sadece bitirmen gerektiğinde bitirmeyi.

ENERJİNİZİ KİRLETEN DEDİKODULARDAN TEMİZLENMENİZİ, PIRIL PIRIL BİR ZİHİN ve RUH SİZİN SEVMEK İÇİN BÜYÜK BİR YÜREĞİNİZ OLSUN.

Yüreğiniz sevgi ile zihniniz şükran dolu olsun. Görüşmek üzere. Sonsuz saygılar