CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İzmir'den milletvekili adayı olacağını söyledi.

ANKARA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,  CNN Türk'teki "Tarafsız Bölge" programında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Partisinin seçim hazırlıkları ve milletvekili aday listesi sorulan Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi'nin toplanacağını, milletvekili aday listelerini ise cuma günü Yüksek Seçim Kuruluna (YSK) sunacaklarını belirtti. 
"Partisinin milletvekili aday listelerini merkez sağdan gelen isimlerle takviye ettiğinin, buna yönelik de bazı tepkilerin olduğunun" belirtilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Geçmişte kendisini merkez sağda konumlandıran pek çok arkadaş Türkiye'nin durumuna, tabloya, çözümlere, söylemlere ve davranışlara bakıyor ve konumunun CHP içinde olması gerektiğini düşünüyor ve geliyor. Biz de büyük bir keyifle kabul ediyoruz" diye konuştu.
"İzmir'den aday olacağım"
Kendisinin İzmir'den mi milletvekili adayı olacağına yönelik soruya da "evet" yanıtını veren Kılıçdaroğlu, eski genel başkan Deniz Baykal'ın "tekrar aday yapılmayacağı" iddialarına ilişkin şunları söyledi:
"Böyle bir şey söz konusu  değil. Seçimle geldi Sayın Baykal da. Seçimle gelen hiçbirisine dokunmayı asla doğru bulmuyoruz. Çünkü partinin üyeleri, delegeleri değil, verdiler çok daha geniş bir taban oy kullandı, geldiler. Dolayısıyla o gazetelerdeki yazıları ben de hayretle okuyorum. Bana sorulmak istendi ben bu soruyu bile doğru dürüst kabul etmedim. Yani niye, hangi gerekçeyle değiştirelim? Ön seçime girmiş, kazanmış, gelmiş listede yerini almış. Kaldı ki onun dışında Sayın Baykal'ın bu partiye büyük hizmetleri vardır. Genel başkanlığımızı yapmıştır. Ön seçimle gelen bir genel başkanı, özel bir yetkiyle alıp tümüyle seçimin dışında bırakmak etik olarak da doğru değildir."
"İttifak olamayacağını Sayın Perinçek'e de ifade ettik"
"AK Parti'nin seçime yönelik ittifak arayışının olduğu iddialarının" bulunduğu belirtilerek, CHP'nin Vatan Partisi'nin de arasında bulunduğu bu tür bir arayışının olup olmadığının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "İttifak olamayacağını Sayın Perinçek'e de ifade ettik. Çünkü ön seçim yaptık, listelerimiz belirlendi. Bunlar yasama görevini de yapamadılar. Parlamento'ya geldiler, yemin ettiler ve ondan sonra tekrar seçime gidiyoruz. Listelerde değişiklik yapamayacağımızı da ifade ettik kendilerine. Eğer adaylık için başvuranlar olmazsa, çünkü başvuruları yeniden alıyoruz. Başvurular olmazsa özel bir değerlendirme yapabileceğimizi kendilerine ifade ettik. Onlar bir kişiyi yetkili kıldılar, ben de bir genel başkan yardımcısını yetkili kıldım. Bunların görüşmeleri devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Seçim kampanyalarındaki sloganlarında ve parti bildirgesinde değişiklik olup olmayacağına yönelik soru ile "Erdoğan ile polemiğe girecek misiniz" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Erdoğan ile polemiğe girmeye hiç niyetim yok. Ayrıca kendisinin tarafsızlığını koruması konusundaki düşüncem hala devam ediyor ama yapar mı, yapmaz mı onu bilmiyorum. Türkiye'nin 7 Haziran'dan bu yana koşullarının çok değiştiğini biliyoruz. Bütün bunların hepsini dikkate alıyoruz. Dolayısıyla bizim seçim kampanyamız bütün bunları düşünerek yeniden hazırlandı" yanıtını verdi.
"Savcı demek bile tartışmalı"
"Medyaya yönelik baskı" iddialarının sorulduğu Kılıçdaroğlu, baskıların birden fazla başlık altında incelenebileceğini, bunlardan birincisinin, devlet bankaları ve AK Parti'nin kontrolünde olan kamu kuruluşlarınca, belli medya organlarına ilan verilmemesi, ikincisinin, telefonla, miting meydanlarındaki konuşmalarla yazarın ve çizerin otokontrole zorlanması, üçüncüsünün ise gazetelerin susturulması olduğunu savundu.
"Doğan Medya Grubu hakkında soruşturma başlatıldığı" hatırlatılınca Kılıçdaroğlu, "O savcıya, 'savcı' demek bile tartışmalı. Savcı denmez. O savcı acaba hukuk fakültesinden mi mezun, 4 yıl mı okudu o okulu, ondan da endişem var" dedi.
Özellikle Hürriyet Gazetesi'nin mercek altına alındığını iddia eden Kılıçdaroğlu, herkes tarafından okunan Hürriyet'in "havuz medyası paralelinde" bir yayın organı haline getirilmek istendiğini öne sürdü. Kılıçdaroğlu, "Savcının, pespaye iddiaları bir anlamda ciddi kabul edip, soruşturma açması demokrasi, hukukun üstünlüğü, adalet ve savcılar adına gerçekten felaket bir tablo, asla doğru değil" diye konuştu.

Yorum Gönder

0 Yorumlar