Yeni anayasayı milletle yazacağız

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, "Özgürlükçü bir anayasayı, Türkiye'nin temel yasası olarak inşallah milletle birlikte yazacağız" dedi.
İSTANBUL
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti İstanbul 5. Olağan İl Kongresi'ndeki konuşmasında, salonda bulunanlar ile tüm İstanbulluları selamdı. 
İstanbul'un, yüce peygamberin müjdelediği bir kent olduğunu belirten Davutoğlu, "Alemlere rahmet olan Eyüp El Ensari'yi bağrında barındıran bu kente, 'Ya ben İstanbul'u alırım ya İstanbul beni' diyen Fatih Sultan Mehmet'e, tüm Osmanlı sultanlarına, Yavuz Sultan Selim'e, Kanuni Sultan Süleyman'a, Abdülhamit Han'a, İstanbul'a sayısız eser kazandıran Mimar Sinan'a, Gazi Mustafa Kemal'e, Misak-ı Milli ile Cumhuriyetimizi müjdeleyen, bu şehrin gördüğü en çalışkan başkanlardan Recep Tayyip Erdoğan'ı çıkartan İstanbul'a selam olsun" diye konuştu.  
İstanbul'un her semtinin kendisinin hocası olduğunu anlatan Davutoğlu, "Onun sokaklarında yürümek bahtiyarların en büyüğüdür. Bu kentin her sokağına, mahallesine aşığız. İstanbul'un tüm ilçelerine selam olsun.  Her gittiğimiz yerde siyaset felsefemizi davamızı anlatıyoruz ancak İstanbul bir başka. İstanbul'un tarihi, özü, maneviyatı ve tarih içindeki akışı AK Parti'yi yansıtır. Her haliyle AK Parti İstanbul, İstanbul AK Parti'dir" dedi.
Başbakan Davutoğlu, İstanbul ile AK Parti'yi karşılaştırmak istediğini anlatarak, şöyle devam etti:
"İstanbul tarihte tesadüfen ortaya çıkmış, konjonktürel bir şehir değildir. İnsanlık tarihinin her bir zerresinin bulunduğu ve  bizim medeniyetimizin inşa ettiği bi şehirdir. Aynı şekilde AK Parti de şu ya da bu şartlarda doğmuş, konjonktürel bir siyasi parti değildir. İnsanlığın vicdanını, medeniyet ufkumuzu, tarihi yürüyüşümüzde milletimizi temsil eden bir partidir. İstanbul tarihin akışına mührünü vurmuş bir şehirdir. Aynen İstanbul gibi AK Parti de tarihin akışına mührünü vurmuş bir partidir."
Tarihin akışını takip edenler için İstanbul'un pusula gibi olduğunu dile getiren Davutoğlu, "İstanbul'u anlayan, insanlık tarihini anlar. İstanbul'u anlayan, medeniyet tarihimizin akış tarihini anlar. Aynı şekilde AK Parti tarihin akışı içinde doğmuş, çok büyük bir yürüyüşün bugünkü adıdır" ifadelerini kullandı.
"AK Parti, merhamet, adalet yürüyüşünün bugünkü ismi"
Başbakan Davutoğlu, AK Parti'nin insanlığın hidayetinden başlayan bir merhamet, adalet yürüyüşünün bugünkü ismi olduğunu söyledi. 
Aynı İstanbul'un tarihi bünyesinde barındırması gibi, AK Parti'nin de insanlık tarihini, medeniyet tarihini bünyesinde barındırdığını kaydeden Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Niye? İstanbul bütün milletimizi temsil eder. Son 5 ay içinde 50'yi aşkın vilayetimize, şehrimize ziyarette bulundum. Kardeşlerimizle, dava arkadaşlarımızla buluştum. Ama İstanbul'da, şu salonda bizi böylesine gurur verici bir şekilde karşılayan, bu mübarek insanlara baktığınızda bütün bir Türkiye'yi görüyoruz. İşte bütün bir Türkiye salonda. Eminim 81 vilayetin her yerinden temsilciler buradadır. Hakkari buradadır. Edirne, Kars, Muğla, İzmir, Erzurum, Konya buradadır. Diyarbakır buradadır. Kars buradadır, Edirne buradadır. Samsun, Mersin bütün vilayetlerimiz, şehirlerimiz buradadır. Aynı İstanbul'un bütün Anadolu'ya, Trakya'ya kucak açtığı gibi, AK Parti de bütün bir millete kucak açmıştır. Bütün bir milletin ortak ideallerinin, siyasi örgüt haline geldiği bir yapıdır AK Parti."
Davutoğlu, bu nedenle İstanbul İl Başkanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın taşınabilecek sorumlulukların en ağırı olduğunu belirterek, "Ama en büyük bahtiyarlıktır. Değerli dostumuz Aziz Babuşcu'ya bu emaneti 8 yıl boyunca onurla taşıdığı için teşekkür ediyoruz. Onun bütün ekibine, o arkadan gelen bütün il başkanlarımıza, teşkilat başkanlarımıza, bütün yönetim kurulu üyelerimize, mahalle teşkilat temsilcilerine kadar herkese teşekkür ediyoruz. İstanbul bizim her zaman yüzümüzü ak eyledi. AK Parti'nin yüzünü ak eyledi" diye konuştu.
Yeni il başkan adayı Selim Temurci'nin de aynı yolda kararlılıkla yürüyeceğinden emin olduğunu aktaran Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Nasıl İstanbul bütün bir milleti temsil ediyorsa, aynı zamanda İstanbul aslında gönül coğrafyamızı da temsil eder. Semerkant'a gidin insanların gönlünde İstanbul vardır. Saraybosna'ya gidin insanların gönlünde İstanbul vardır. Somali'ye gidin insanların gönlünde İstanbul vardır. Afrika'nın derinliklerine, Asya'nın derinliklerine kadar her yerde İstanbul başlı başına bir destanın ifadesidir.
Ama AK Parti gelene kadar İstanbul sadece tarihi önemiyle anlatılırdı. AK Parti gelince, İstanbul'un da, bu al bayrağın da dünyadaki yeri ve anlamı değişti. Artık Saraybosna'da da Semerkant'ta da Bağdat'ta da Kerkük'te de Şam'da da Kudüs'te, Gazze'de de Somali'de de AK Parti ve al bayrak birlikte anılıyor birlikte dalgalanıyor."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adı anıldığında bütün bu yerlerde insanların gözünde İstanbul'un belirdiğini ifade eden Davutoğlu, "Al bayraklar üzerinde AK Parti anılıyor. Çünkü İstanbul, İstanbul, aziz İstanbul her bir merhamet için kucak olmuştur. Türkiye kucak olmuştur. AK Parti bunu temsil eder" dedi.
"Biz birlik siyasetinin takipçileriyiz"
Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Geliniz İstanbul'dan hareketle anlattığımız siyaset felsefemizi, siyaset anlayışımızı İstanbul'un yeni Türkçesiyle simgeleştirecek şekilde yeni ilkelerle ele alalım. AK Parti siyasetinin yedi tepeye benzeyen yedi ilkesi, birlik, özgürlük, güvenlik, adalet, kudret, izzet ve emanettir. Biz birlik siyasetinin takipçileriyiz. Milletin, vatanın, bu aziz ülkenin birliğinin siyasetini takip ediyoruz. Onun için, bölünmüş coğrafyalara, belli bölgelere hapsedilen siyaset AK parti'yi temsil edemez. Türkiye'yi temsil edemez."
Beş ay içinde bütün vilayetleri dolaştığını, 50'yi aşkın şehre gittiğini anlatan Davutoğlu, "Öylesine sembolik ziyaretlerdi ki bunlar, sabah Erzurum'da kongre yaptık, öğleden sonra Balıkesir'de. Diyarbakır, Van'da kongre yaptık, öğleden sonra Eskişehir'de yaptık, İzmir'de yaptık. Her bir köşeye birlik mesajı götürdük. Hacı Bektaş-ı Veli'de 'Bir olalım, iri olalım, diri olalım' dedik. Tunceli'de aynı mesajı verdik, Konya'da aynı mesajı verdik. Başka hiç bir parti, Türkiye'nin bütününü kuşatan, bir siyaset diline, bir irfan diline sahip değildir. Bir tek AK Parti Türkiye'nin bütününde siyaset yapar, bütününde aynı dili kullanır" ifadelerini kullandı.
"AK Parti oldukça, biz milleti bölen hiçbir siyasi söyleme izin vermeyeceğiz"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Alevi kardeşlerime de sesleniyorum. Hacıbektaş'ı, Tunceli'yi ziyaret ettiğimde yürekten söylediğim gibi; Alevi İslam kültürü bu toprakların bir rengidir. Bu renk hiçbir şekilde siyasi istismara mevzu edilmemelidir. Türkiye'de kimse Türk-Kürt, Alevi-Sünni ayrımı üzerinden bir siyaset yapamayacak. AK Parti oldukça, biz milleti bölen hiçbir siyasi söyleme izin vermeyeceğiz" dedi. 
Başbakan Davutoğlu, 2011 seçimlerine göre CHP'nin 33 ilde, MHP'nin de 47 ilde milletvekili çıkaramadığını, AK Parti'nin ise 78 ilde birden milletvekili çıkardığını, 7 Haziran'daki seçimlerde 81 ilde de milletvekili çıkaracaklarını söyledi. 
Davutoğlu, "Onlar kıyıların partisidir, bazıları. Cumhuriyet Halk Partisi gibi. Bazıları sadece İç Anadolu'nun partisi gibi. Bazıları sadece Doğu ve Güney Doğu Anadolu'da. Şimdi soruyoruz aziz İstanbullular; Diyarbakır'dan Edirne'ye, Hakkari'den Muğla'ya, Türkiye'nin her bir köşesini bünyesinde barındıran aziz İstanbullular, Türkiye'nin her yerinde siyaset yapan yegane parti AK Parti. Türkiye birleştiren, bütünleştiren yegane parti AK Parti. Türkiye'nin her yerinde milli birliği, beraberliği savunan yegane parti AK Parti'dir" diye konuştu.  
"Çözüm süreci, AK Parti siyasetinin mutlaka başarıya ulaşması gereken en önemli projesidir"
Bu birlik siyasetlerinin günümüzdeki yansımasının çözüm süreci olduğunu anlatan Davutoğlu, "Bu salonda eminim, Türkiye'nin doğusundan batısından, kuzeyinden güneyinden gelen bütün dava arkadaşlarım, çözüm sürecinin milli birlik ve beraberlik projesi olduğunu biliyor. Sizin, kongremiz üzerinden bütün milletimize tekrar aynı mesajı iletmek istiyorum. Olağanüstü kongrede Sayın Cumhurbaşkanımız, emaneti bize tevdi ettiğinde, bu emanet olağanüstü genel kongrede onaylandığında, söz verdik Çözüm süreci, AK Parti siyasetinin mutlaka başarıya ulaşması gereken en önemli projesidir" ifadelerini kullandı. 
Çözüm süreci derken Muğla'da buluştukları Yörük Türkmen yiğitleriyle, Ege'de kucaklaştıkları Efelerle, Zeybeklerle, Trakya'da kucaklaştıkları Evlad-ı Fatihan ile Diyarbakır, Van, Batman'da kucaklaştıkları Kürt, Zaza yiğitleriyle, dün Sakarya'da kucaklaştıkları Kafkas, Balkan çocuklarıyla, Evlad-ı Şamil ile tek bir millet idealinin bugünkü yansıması olduğunu dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti: 
"Her ne suretle olursa olsun bu birliği, beraberliği kararlı bir şekilde korumaya devam edeceğiz. Buradan Türkiye'nin her bir köşesindeki vatandaşlarımıza sesleniyorum, hiç merak etmesinler bir daha kimse bu toprakları, bu ülkeyi bölecek şekilde faaliyet yapma fırsatı bulamayacak. Bu topraklarda Türk, Kürt, Zaza, Laz, Çerkez gibi ayrımlara dayalı siyaset hakim olamayacak. Alevi, Sünni ayrımı yapılamayacak. Herkes kendi kültürel kimliğini, istediği örfü yaşayacak ama tek bir milletin ferdi olduğunu unutmayacak. Tek devleti unutmayacak. Tek bayrağın aziz gölgesini koruyacak. Tek bir vatanın, vatanperver evlatları olduğunu unutmayacak."
"Biz milleti bölen hiçbir siyasi söyleme izin vermeyeceğiz"
Davutoğlu, konuşması sırasında partililerce yapılan tezahüratlar üzerine, "Allah bizimle, millet bizimle, İstanbul bizimle. İstanbul bizimle. İstanbul, Türkiye'nin her bir köşesini temsil eden İstanbul bizimle misin? Yeni bir destan yazmaya hazır mısın? Milli birlik, beraberlik söz konusu olduğunda dimdik durmaya hazır mısın? Birlik siyasetini zafere götürmeye hazır mısın? İstanbul, sonunda söyleyecektim ama bu evetlerin devamı gelmeli. İnşallah 7 Haziran'da yüzde 60 demeye hazır mısın? İstanbul siyasetin ibresidir. İstanbul'da birlik, beraberlik varsa Türkiye'de de vardır. Her bir İstanbul semtinde doğusuyla, kuzeyiyle, güneyiyle, batısıyla bütün bir Türkiye komşu olarak yaşar. Bir Balkan muhaciri ile bir Kafkas muhaciri yan yana yaşar. Şimdi bir Suriyeli ile bir Iraklı İstanbul'da huzur bulur" diye konuştu. 
Etnik ve mezhepsel milliyetçiliğe hiçbir şekilde izin vermeyeceklerine işaret eden Davutoğlu, "Alevi kardeşlerime de sesleniyorum. Hacıbektaş'ı, Tunceli'yi ziyaret ettiğimde yürekten söylediğim gibi; Alevi İslam kültürü bu toprakların bir rengidir. Bu renk hiçbir şekilde siyasi istismara mevzu edilmemelidir. Türkiye'de kimse Türk-Kürt, Alevi-Sünni ayrımı üzerinden bir siyaset yapamayacak. AK Parti oldukça, biz milleti bölen hiçbir siyasi söyleme izin vermeyeceğiz" dedi. 
Başbakan Davutoğlu, AK Parti'nin birinci siyaset ilkesinin birlik olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bir olalım, iri olalım, diri olalım. İkinci siyasi ilkemiz özgürlüktür. Hiçbir siyaset insana dayanmadıkça daim ve kaim olamaz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın felsefesi, insan onuruna saygıyı gerektirir. İşte onun için AK Parti yola çıktığında yasaklara, yoksulluğa ve yolsuzluğa meydan okuyarak çıktı. 12 yıl içerisinde Türkiye'de özgürlükleri hayata geçiren bir siyaset takip ettik. Biz iktidara geldiğimizde, 28 Şubat'ın ağır baskısı toplumun üzerindeydi. Başörtülüler üniversite kapılarında tahkir ediliyorlardı. Sütçü İmam'ın torunları, üniversite kapılarında hakarete maruz kalıyorlardı. İmam hatip liselerine, ikinci sınıf evlat muamelesi yapılıyordu. Hapishanede oğluyla Kürtçe konuşmak isteyen annelere izin verilmiyordu. Gayrimüslim azınlıklar ve toplumun her kesimi, değişik şekillerde iç tehdit gibi algılanıyordu. AK Parti geldi ve şunu söyledi; insan onuru siyasetin esasıdır. İnsan onurunun teminatı da özgürlüklerdir. Olağanüstü hali kim kaldırdı? AK Parti. Başörtü yasağını kim kaldırdı İstanbullular? Kat sayı zulmünü kim kaldırdı? Her türlü zulme önce İstanbul direndi, önce AK Parti direndi, bütün Türkiye direndi. Direnmeye devam edeceğiz."
"Yeni anayasanın en temel ilkesi özgürlükçü olması olacak"
Başbakan Davutoğlu, 12 yıl içinde demokratikleşme paketleriyle büyük devrimlere imza attıklarını, büyük bir demokrasi hamlesini hayata geçirdiklerini, bu demokrasi hamlesinde artık Türkiye'de hiçbir vatandaşın inancı, örfü, adeti, dili dolayısıyla tahkir edilmediğini ve edilemeyeceğini aktardı. 
Gelecek dönemde, 7 Haziran'da milletten emanetini devraldıklarında en önemli hedeflerinden birinin özgürlükçü bir anayasayı, milletin anayasasını, Türkiye'nin temel yasası olarak milletle yazmak olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Yeni anayasanın en temel ilkesi özgürlükçü olması olacak. Özgürlükleri kısıtlayan, önce özgürlüklerle ilgili bazı imkanlar tanıyıp sonra bu özgürlükleri yok eden, kısıtlayan anayasa, 12 Eylül Anayasası tarihin çöplüğündeki yerini alacak, milletimizin seçtiği parlamento inşallah milletin iradesini yansıtan özgürlükçü, katılımcı bir anayasayı yazıp milletimize sunacak. Aziz İstanbul, yeni anayasa için, özgürlükler için ayağa kalmaya hazır mısın? 7 Haziran'da bize bu yetkiyi vermeye hazır mısın? Özgürlükler nasıl kişiler için önemliyse milletler için de önemlidir. Milletimizin istiklali, Misak-ı Milli ile milletimizin istiklali bu şehirde ilan edilmişti. Şimdi de inşallah milletimizin istiklalini daim kılacağız" şeklinde konuştu. 
"AK Parti'nin üçüncü temel ilkesinin özgürlükleri teminat altına alacak şekilde güvenliği tahkim etmek"
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti'nin üçüncü temel ilkesinin özgürlükleri teminat altına alacak şekilde güvenliği tahkim etmek olduğunu ifade etti. 
Davutoğlu, "Gezi provokasyonlarıyla, ardından 17-25 Aralık kumpaslarıyla ve 6-7 Ekim Kobani olayları bahane edilerek ülkemizde bir kaos ortamı oluşturulmaya çalışıldı. Bu kaos ortamı karşısında, AK Parti kadroları dimdik durdu. Ne Gezi olaylarında çapulculara, ne 17-25 Aralık kumpaslarında paralel çeteye, ne de 6-7 Ekim olaylarında Kobani'yi bahane eden vandallara meydanı bırakmadık bırakmayacağız" diye konuştu. 
Ülkenin güvenliğini, huzurunu tehdit eden herkesin karşısında özgürlüklerin de güvenliğin de teminatı olan AK Parti kadrolarını bulacağını vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Dikkatinizi bir hususa çekmek istiyorum. Son bir haftalık gelişmelere bakın. Biz 6-7 Ekim olaylarındaki provokasyonlarından sonra hani güzel Diyarbekir'i, güzel Batman'ı, yeşil Van'ı, Siirt'i, Bitlis'i birçok ilimizi bir vandalizme götürmek isteyen o terör odaklarına karşı, o baskıdan sonra, hemen çok yoğun bir çalışmayla bir iç güvenlik reform paketi hazırladık. Tartışa tartışa, konuşa konuşa Avrupa Birliği standartlarında, kapsamlı bir iç güvenlik reformu paketi hazırladık. Meclis'e sevk ettik. Dikkatinizi çekerim geçen salı günkü grup konuşmalarında bütün partiler, artık ben onlara 'üçüzler' diyorum, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, HDP hepsi birden buna karşı direnme çağrısında bulundu. Kemal Kılıçdaroğlu şimdi paralelle oynuyor sizinle oynamaya vakti yok. İstanbul sokaklarında değil, hep beraber Pensilvanya'da oynuyorlar. Biz milletimizle halayda, zeybekte, horonda beraberiz, onlar da paralel çeteyle her türlü tuzakta beraber." 
"Milletimizin teyakkuz halinde olması lazım" 
Bir tuzakla karşı karşıya olduklarını dile getiren Davutoğlu, "7 Haziran seçimlerine giderken, bütün milletimizin teyakkuz halinde olması lazım" dedi. 
Geçilen salı günü Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Meclis'te grubuna konuşurken, "Bu güvenlik paketine karşı direnme hakkınızı kullanın" ifadelerini sarf ettiğini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Aynen 27 Mayıs ihtilaline giderken İsmet İnönü'nün şehit Adnan Menderes'in şehadetine giden yolda, 'şartlar oluştuğunda ihtilal haktır' demesi gibi. Tam o saatte Kılıçdaroğlu bu konuşmayı yaparken, aynı saatlerde New York Times'ta paralel çetenin başının makalesi yayınlanıyor. Hani şu paralel çetenin başı, 28 Şubat zulmü devam ederken, 'onu eleştirmeyip devlete itaat edin, başörtüsü teferruattır' diyen zat, Mavi Marmara şehitleri olduğunda, 'İsrail'den izin alarak gidilseydi' diyen zat, şimdi halkın oyuyla, halkın iradesiyle işbaşına gelmiş Türkiye Cumhuriyeti hükümetini Washington'a, Avrupa'ya, dünyaya şikayet ediyor."
"Seçim kampanyasını makaleyle başlatmış oldu" 
Davutoğlu, bununla birlikte bir kampanya başlatıldığını aktararak, "Seçim kampanyasını makaleyle başlatmış oldu böylece. Türkiye'de CHP'ye, MHP'ye, HDP'ye mesaj yolluyor. 'Bu hükümetten kurtulmak isterseniz benimle iş birliği yapın' diyor. Bu yetmiyor, tabii o bu çağrıyı yaparken Kılıçdaroğlu da buradan cevap veriyor, 'evet, seninle beraberiz' diyor. 'Kaos gerekirse kaos çıkarırız. Kriz gerekirse kriz çıkarırız. Yolda yürüyenler olursa, elinde molotofkokteyli olursa onların önüne ben geçerim onlarla birlikte yürürüm' diyor Biz de ona diyoruz ki, özgürlükler bizim teminatımız altındadır'' diye konuştu. 
Kim yürümek isterse kanuni şartlar yerine getirildikçe, kanunun belirlediği yerlerde özgürce yürüyüşünü yapabileceğini belirten Davutoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Özgürce görüşlerini ifade eder ama ister Kılıçdaroğlu olsun ister başkası, bu yasa çıktıktan sonra kim eline molotofkokteyli alırsa, kim yüzünü maskeyle kapatırsa gerekli olan cevabını alır. Güvenliklerin teminat altında olmadığı yerlerde neler olabileceğini Suriye'de, Irak'ta görüyoruz. Aziz İstanbullular, şundan emin olup evinizde huzur içinde uyuyun, oturun hiçbir şekilde bu ülkede kaos çıkarılmasına izin vermeyeceğiz. Kaos tacirlerine boyun eğmeyeceğiz." 
"Şimdi bir de paralel lobisi çıktı"
Davutoğlu, hiç kimsenin özgürlükleri kısıtlamasına da milletin güvenliği ve huzuru konusunda da hiç kimseye en ufak bir taviz vermeyeceklerini söyledi. 
Fethullah Gülen'in The New York Times'ta yayımlanan makalesini hatırlatan Davutoğlu, "New York Times makalesinin ikinci mesajı nereye biliyor musunuz? 24 Nisan yaklaşıyor. Ermeni lobisi harekete geçti, Türkiye'ye karşı, Yahudi lobisi zaten İsrail dolayısıyla her an Türkiye'ye karşı hareket halinde, Rum lobisi hareket halinde. Şimdi bir de paralel lobisi çıktı. Buradan ilan ediyorum: Biz ne Yahudi lobisine ne Ermeni lobisine ne Rum lobisine boyun eğdik, bundan sonra da eğmeyeceğiz. Onlara mesaj yollayan paralel lobiye de sesleniyorum: Nerede olursanız olun, izzetle karşınızda duracağız, bu millete bu vatana yaptığınız bu ihanet dolayısıyla zelil olacaksınız" ifadelerini kullandı. 
"Sen ana muhalefet partisi misin, ana paralel partisi misin?"
"Paralel lobinin" bunları yapmasının anlaşılır olduğunu ancak "her fırsatta ulusalcılık yapan, her fırsatta ulusal onur" diyen CHP'nin aynı kampanyaya katılması manidar bulduğunu kaydeden Davutoğlu, "Şimdi, İstanbul'da bulunan ve Türkiye'deki bütün yurtsever Cumhuriyet Halk Partililere sesleniyorum: Başınızı kaldırın ve sorun Kılıçdaroğlu'na, New York Times'ta yayımlanan makaleyle neden aynı gün, aynı çağrıyı yapma zilletine düşüyorsun? Sen ana muhalefet partisi misin, ana paralel partisi misin? Hangi parti olduğuna karar ver" diye konuştu. 
"Devlete sahip çıkan yasaya neden 'hayır' diyorsun?" 
MHP'ye yönelik eleştirilerde bulunan Davutoğlu, 6-7 Ekim olaylarında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Nerede bu devlet?", "Neden el koymuyorsunuz?" diye kendilerine sorduğunu anlatarak, "İşte biz de diyoruz; devlet burada, buradaydı, burada olacak ve ebediyete kadar da bu devlet payidar olacak. Sayın Bahçeli'ye diyoruz ki adın Devlet ama devlete sahip çıkan bu iç güvenlik yasasına neden 'hayır' diyorsun? Neden karşı çıkıyorsun? Neden? Neden vandallarla işbirlikçileriyle bunu tenkit ediyorsun" dedi. 
HDP'yi de eleştiren Başbakan Davutoğlu, "HDP, çözüm sürecine darbe vuran 'paralel çete' diyor. Doğru. Peki niye aynı safta buluşuyorsun şimdi? 90'lı yıllarda JİTEM'den şikayet ediyordun, faili meçhullerden şikayet ediyordun. Şimdi şerefli Türk Silahlı Kuvvetleri kendi görevini ifa ediyor. Jandarma'yı da İçişleri Bakanlığı'na, sivil otoriteye bağlıyoruz. Peki niye buna karşı çıkıyorsun? Çünkü bunların meselesi millet değil, bunların meselesi demokrasi değil, biliyorlar ki sandıkla iş başına gelmeleri mümkün değil. Kaos çıkarmak istiyorlar" şeklinde konuştu. 
"Milletin huzuru için vatandaşlarımızın özgürlüğü için 7 Haziran'da bir destan yazmaya hazır mısın ey İstanbul?"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "HSYK üzerinden adalete ipotek koymaya kalkışanlar, paralel yapının uzantıları ve yargıyı bir şekilde yargıyı kontrol etmeye çalışanlara sesleniyorum: Bütün hevesleri kursaklarında kaldı" dedi.
Davutoğlu, Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti İstanbul 5. Olağan İl Kongresi'nde katılımcılara, "AK Parti iktidardayken, AK Parti kadroları nöbetteyken bu memlekette kaos çıkartabilirler mi?", "Bu memlekette kriz çıkartabilirler mi?", "Bu memleketin huzurunu bozabilirler mi" sorularını yöneltti.
"Hayır" yanıtını alan Başbakan Davutoğlu, "Bu milletin huzuru için vatandaşlarımızın özgürlüğü için 7 Haziran'da bir destan yazmaya hazır mısın ey İstanbul? Bir daha İstanbul sokaklarını kimse Gezi olaylarında olduğu gibi kriz sokakları haline getiremeyecek" karşılığını verdi.
MHP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Davutoğlu, "Bahçeli, aritmetikle geometriyle uğraşıyordu piramitleri çizmişti. Ona da seslendim Meclis Grubu'ndan, 'biraz da paralelle ilgilen' diye ama ilgilenemezler çünkü işbirlikleri var"  diye konuştu. 
"Yargıyı bir şekilde kontrol etmeye çalışanların hevesleri kursaklarında kaldı"
Birliğin özgürlüğün, güvenliğin AK Parti ile teminat altında bulunduğunu kaydeden Davutoğlu, bu çerçevede prensiplerinin esasını merhametin oluşturduğu adalet kavramı olduğunu söyledi. 
Vatandaşlarına merhamet göstermeyen, adalet dağıtamayan bir devletin baki olamayacağını, milletin payidar kalamayacağını vurgulayan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Onun için biz adalet davasını temel şiar olarak partimizin adına koyduk. Adaleti hakim kılacağız. Yargı üzerinden, HSYK üzerinden adalete ipotek koymaya kalkışanlar, paralel yapının uzantıları ve yargıyı bir şekilde yargıyı kontrol etmeye çalışanlara sesleniyorum: Bütün hevesleri kursaklarında kaldı. HSYK seçimleri, arkasından adalet reformu içinde atacağımız adımlar Türkiye'de adaletin tekrar hakim kılınmasını sağlayacak. Bizim siyaset felsefemiz merhamettir. Bütün milletimizi merhametle kucakladık, merhametle kucaklamaya devam edeceğiz. Adaleti, nasıl Türkiye'de hakim kıldıysak kılacaksak dünyada da hakim kılacağız. Yurtta sulh, cihanda sulh diyoruz ya biz de diyoruz ki yurtta adalet, dünyada adalet."
Yurtta adaletin bir gereği olarak gelir dağılımını düzelttiklerini, engellilere sahip çıktıklarını aktaran Davutoğlu, dünyada adaletin bir gereği olarak da Filistin'e, Irak'a, Saraybosna'ya, Üsküp'e, Somali'ye Arakan'a sahip çıktıklarını, sahip çıkmaya devam edeceklerini dile getirdi. 
Dünyada adaleti hakim kılabilmek için atılması gereken adımın "kudretli devlete" sahip olmak olduğunu söyleyen Davutoğlu, "Bir devlet bir siyaset ancak merhametle şefkatle kudreti birleştirdiğinde beraber olduğunda daim olabilir. İşte AK Parti, 12 yıl içinde aciz düşmüş bir hükümetten, aciz düşmüş bir devletten kudretli bir devlet ortaya çıkardı" değerlendirmesini yaptı. 
Davutoğlu, geçmişte depremde Sakarya ve Kocaeli'ne gidemeyen bir hükümet ve başbakan olduğunu ancak kendilerinin Van depreminde neredeyse tüm Bakanlar Kurulu olarak kentte olduklarını ve 1 yılda 18 bin 700 konut inşa ederek yepyeni bir Van kurulduğunu ifade etti. 
"Yepyeni bir anayasa ile devletimizin kudretini daha da tahkim edeceğiz"
Devletin kudretini kıskananların, tuzaklarla lobilerle içeride ve dışarıdaki işbirlikçileriyle  darbe vurmaya kalkıştıklarını bildiren Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Biz de diyoruz ki kudretimizin kaynağı milletimizin iradesidir ve bu iradeyi her halükarda mutlak şekilde egemen kılacağız. Devletimizin kudretine, milletimizin iradesine darbe vurmak isteyenler karşısında bizi bulacaklar. Yepyeni bir anayasa ile yeni bir siyasi anlayışla devletimizin kudretini daha da tahkim edeceğiz."
"2023'te semalarda yüzde 100 Türk yapımı savaş uçakları uçacak"
Geçmişte Türkiye'nin başka ülkelerin 20-30 yıllık tanklarını hibe olarak alıp tamir ettirip modernleştirmek için başka ülkelere gönderdiğini hatırlatan Davutoğlu, son aldıkları kararla milli savaş uçağının ön tasarım aşamasına geçildiğini bildirerek şöyle dedi:
"2023 yılında aziz vatanımızın semalarında, aziz İstanbulumuzun semalarında yüzde 100 Türk yapımı kendi savaş uçağımız uçacak. İşte kudretli devlet budur. Kudretli devlet: Vatandaşı zor durumda olduğunda vatandaşı bir zulme maruz kaldığında 25 bin vatandaşını Libya'dan tahliye edebilen devlettir. Kudretli devlet: Diplomatları kaçırıldığında onların burnu bile kanamadan ülkeye getirebilen bir devlettir. Kudretli devlet: 'Filistin'de bize yardım eden yok mu?' dendiğinde dönüp ona yardım edebilen bir devlettir. Kudretli devlet: Sayın Cumhurbaşkanımızın son Somali ziyaretinde de ortaya çıktığı gibi her yere eli, gücü, merhameti, şefkati, kudreti ulaşabilen bir devlettir."
Bu kudreti "izzetle" şereflendireceklerini anlatan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir milletin izzet sahibi olabilmesi için mutlaka ekonomik olarak kendi kendine yetmesi lazım. Ekonomimizin yetersiz olduğu dönemlerde, yani AK Parti öncesinde izzetimizin nasıl yerlerde süründüğünü herkes bilir. Nasıl bir IMF memurunun karşısında dönemin başbakanının ceket iliklediğini bilir ama AK Parti döneminde hamdolsun topraklarımız öylesine bereketlendi ki hortumlar öylesine kesildi ki izzetli bir milletin güçlü ekonomisi doğdu. 12 yıl içinde IMF'nin önünde küçük miktarlarda borç isteyen bir ülkeden, IMF'ye 5 milyar dolar borç veren bir ülke doğdu. İşte izzet budur. Eskilerin güzel duasıyla 'Allah devletimize ve milletimize izzet versin, zelil eylemesin, mahcup eylemesin bizleri inşallah. Devlete ve millete zeval vermesin'" 
Bu izzeti daha da taçlandırmak için ekonomide ikinci hamle dönemini başlattıklarını aktaran Davutoğlu, "İkinci hamle dönemiyle birlikte Türkiye, inşallah 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girecek. Türkiye'nin yükselişiyle birlikte İstanbul da yükselecek. İstanbul'a dünyanın en büyük havalimanını yapıyoruz. Yılda 150 milyon kişiyi barındırabilecek, imkan sunacak havalimanı. İstanbul'u tarihin bu güzel şehrini modernitenin en güçlü merkez şehirlerinden biri haline getireceğiz, bir küresel finans merkezi haline de dönüştüreceğiz" diye konuştu. 
Davutoğlu her ne surette olursa olsun milli iradeye karşı yapılabilecek her komplo karşısında milli iradeyi tahkim etmeye kararlı olduklarını vurgulayarak, "Daha önceki dönemlerde olduğu gibi kapalı kapılar ardından, lobilerde, localarda bu milletin geleceği belirlenemeyecek, karartılamayacak. Şimdi yeni anayasa ile millet egemenliğini tahkim edeceğiz. Yepyeni bir siyasal sistemin önünü açacağız. Türkiye'ye özgü, Türkiye'nin siyaset anlayışını, kadim geleneğini geleceğe yöneltecek yeni bir siyaset dönemi başlayacak" ifadesini kullandı. 
"Bunlar parlamenter demokrasiye, milli iradeye hiçbir zaman sahip çıkmadılar"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, MHP ve CHP'nin şimdi savunduğu parlamenter demokrasiye vaktinde sahip çıkmadığını ve hiçbir zaman korumadığını belirterek, "Bunlar parlamenter demokrasiye, milli iradeye hiçbir zaman sahip çıkmadılar" dedi.
Başbakan Davutoğlu, başkanlık sistemi tartışmaya açıldığında, gündeme geldiğinde rahatsız olanlara, MHP'ye, CHP'ye, HDP'ye sorduğunu belirterek, "MHP, CHP şimdi savundukları parlamenter demokrasiye vaktinde sahip çıktılar mı? Parlamenter demokrasiyi hiçbir zeminde korumadılar. Parlamenter demokrasinin Türkiye'de kurulduğu 1950'li yıllarda CHP ordu içindeki cuntacılarla birlikte Türkiye'de darbe kışkırtıcılığı yaptı. Darbe kışkırtıcılığı üzerinden şehit Başbakanımız Adnan Menderes'i idam sehpasına götüren bir zilleti yaşattılar" diye konuştu.
Daha sonra aynı dönemde İsmet İnönü'nün darbe kışkırtıcılığı yaptığını, MHP'nin öncülerinin Milli Birlik Komitesi'nde yer aldığını, 12 Mart muhtırası yapıldığında eski CHP Genel Sekreteri Nihat Erim'in başbakan olduğunu ifade eden Davutoğlu, 12 Eylül yaşandığında Bülent Ecevit'in dahi CHPlilerin kendilerine ihanet ettiğini söylediğini, MHP'nin ise o zaman "Biz hapisteyiz, düşüncelerimiz iktidarda" dediğini aktardı. Davutoğlu, 28 Şubat'ta milli iradeye darbe vurulduğunda bu kesimlerin seslerinin çıkmadığını kaydederek, daha sonra 2007'de TBMM'nin kendi iradesiyle cumhurbaşkanı seçmek istediğinde e-muhtıraya desteğin CHP'den geldiğini anlattı.
Başbakan Davutoğlu, "Bunlar parlamenter demokrasiye, milli iradeye hiçbir zaman sahip çıkmadılar" ifadesini kullandı. 
"İstanbul'da yüzde 60 demeye hazır mısınız?"
Salondakilere, sorular soracağını, net ve açık taahhüt istediğini belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Birlik siyasetini yüceltmeye hazır mısınız? Milli beraberliği, birliği tahkim etmeye hazır mısınız? Özgürlükleri, yeni sivil anayasayla güçlendirmeye hazır mısınız? Güvenliğimizi tehdit eden odaklara karşı saf saf, omuz omza durmaya hazır mısınız? Devletimizde adaleti hakim kılmaya hazır mısınız? Dünyada adaleti hakim kılmak için mücadele vermeye hazır mısınız? Devletimizi ve milletimizi kudretli, izzetli kılmaya hazır mısınız? Bütün bunların olabilmesi için milli iradeyi mutlak şekilde bu topraklarda egemen kılmak için 7 Haziran'da İstanbul'da bir destan yazmaya hazır mısınız? İstanbul'da 'yüzde 60' demeye hazır mısınız? İstanbul'da Sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığından bu yana yücelttiği bayrağı daha da yükseklere taşımaya hazır mısınız? Allah İstanbul'u bizim yanımızdan hiçbir zaman eksik etmesin. İstanbul'dan her zaman feyz, güç aldık. Allah yolumuzu açık eylesin."
Davutoğlu, kongrede seçime tek aday olarak giren Selim Temurci'ye başarılar diledi, Aziz Babuşcu'ya teşekkür etti.
Davutoğlu, konuşmasını "Allah yolumuzu açık eylesin. Birliğimizi, özgürlüğümüzü, güvenliğimizi, adaletimizi, izzetimizi, kudretimizi ve emanetimizi daim ve kaim eylesin. Allah'a emanet olun aziz İstanbullular" sözleriyle tamamladı.
"İstanbul, Türk siyasi hayatının merkezidir"
 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, "İstanbul, Türk siyasi hayatının merkezidir. Türkiye buradan şekillenmekte" dedi. 
Topbaş, Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti İstanbul 5. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, İstanbul'da güneşin iki kıtaya aynı anda doğduğunu belirterek, "Medeniyetlerin buluştuğu barış kenti, Avrupa'yı karanlık çağdan aydınlığa sürükleyen şehir. Burada olmak, yaşamak, yönetici olmak ayrıcalık" ifadelerini kullandı. 
Bu emanet şehri, müjdelenmiş şehri omuzlarında taşımaya devam ettiklerini kaydeden Topbaş, huzur ve güvenin kendileriyle oluştuğunu dile getirdi. 
İstikrarın tüm yoksullukları ortadan kaldırabileceğini anlatan Topbaş, "Şehrimiz bu istikrarı yakaladığı için başarıdan başarıya ulaşmakta" dedi. 
Topbaş, Türkiye'nin şu anda bir model olarak dünyaya kendini gösterdiğini belirterek, devlet ve milletin el ele bu dönemde bunu gösterdiğini aktardı. 
AK Parti'nin kuruluşundan bu yana davaya gönül vermiş herkese teşekkür eden Topbaş, "İstanbul, Türk siyasi hayatının merkezidir. Türkiye buradan şekillenmekte" diye konuştu. 
Törenden notlar
 ''Yeni Türkiye Yeni Güç'' temasıyla Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen kongrede, partililer öğle saatlerinden itibaren tribünlerdeki yerlerini aldı. 
Divan başkanlığını AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'nun yaptığı kongrede, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı tarafından hazırlanan video klip gösterildi. Kongrede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seslendirdiği Necip Fazıl Kısakürek'in "Canım İstanbul" şiiri dinletildi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile kongrenin yapıldığı salona, partililerin sevgi gösterileri ve alkışları eşliğinde giriş yaptı. Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu, partilileri selamladı ve kırmızı karanfil attı. 
Başbakan Davutoğlu'nun tribünleri selamlayıp yerine oturmasının ardından, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. 
Kongrede, "Adım adım Anadolu" grubu folklor gösterisi" sundu. Başbakan Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu gösteriyi ayakta alkışladı, folklor ekibiyle fotoğraf çektirdi. 
Başbakan Davutoğlu'nun konuşması sırasında "Yeni Türkiye'nin mimarı vesayetçilere veriyor ayarı kim diye sorulunca Davutoğlu Ahmet Hoca" ve "Rotamız doğru rabıtamız tam" yazılı pankartlar açıldı. Davutoğlu, konuşması sırasında yapılan tezahüratlar üzerine "İstanbul'u arkasına almış birinin baş eğmesi mümkün mü İstanbullular" diye sordu.
Davutoğlu, konuşmasının ardından AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu ve yeni il başkan adayı Selim Temurci ile el ele partilileri selamladı. Babuşcu, Davutoğlu'na günün anısına plaket verdi.
Kongrede, daha sonra il başkanlığı seçimine geçildi. 
Kongreye, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, AB Bakanı ve Başmüzarekeci Volkan Bozkır, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Süleyman Soylu, Ekrem Erdem, Mehmet Muş, Nureddin Nebati ve Mustafa Şentop, TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı ve bazı milletvekilleri de katıldı. 
Başbakan Davutoğlu, İstanbullulara teşekkür etti
Başbakan Ahmet Davutoğlu, iktidarlarının ilk gününden beri, AK Parti'yi ayakta tutan, her sınavı başarıyla geçen teşkilatlarına ve tüm İstanbullulara teşekkür etti.
Davutoğlu, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabından yaptığı açıklamada, "AK Parti'nin İstanbul İl Kongresi'ni muhteşem bir coşku ile gerçekleştirdiklerini" belirtti. Davutoğlu, şunları kaydetti:
"İktidarımızın ilk gününden beri AK Parti’yi ayakta tutan, her sınavı başarıyla geçen teşkilatımıza ve tüm İstanbullulara teşekkür ediyorum. Allah'ın izni ile büyük bir aile olarak, yeni Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz." 
Başbakan Davutoğlu, hesabında, kongreden fotoğraflar da paylaştı.AA

Yorum Gönder

0 Yorumlar